I need to get ready for my birthday dinner at Auf, which turned out to be a Girls Night with the exception of Mr. M. There is still snow out although it started to lose its charm by turning into a muddy mess... like a promising date gone wrong. And I am having the classic ''A closet full of clothes. Nothing to wear'' drama.
This is when one needs to put on their favorite happy songs, pour a nice glass of champagne and simply pick out a favorite outfit that never lets you down. It doesn't matter if it's old or new, if your friends have seen it a million times or not. The most important thing is to pick the one that you feel the most beautiful and comfortable in. Now cheers to that!
Mr. M'in haricinde bir Kızlar Gecesi'ne dönüşen Auf'daki doğumgünü yemeği için hazırlanmaya başlamam lazım. Dışarıda hala kar var ama o hoş tatlılığını kaybetip çamurlu bir suya dönüşmeye başladı... yeni biriyle çıktığınızda iyi başlayıp kötü biten bir gece gibi. Ve ''Dolup taşan bir gardrop ama giyecek hiçbirşey yok'' draması da yaşıyorum.
İşte böyle durumlarda insan kendini mutlu eden en sevdiği şarkıları çalıp, bir kadeh şampanyasını alıp, kendisini asla hayalkırıklığına uğratmayan favori kıyafetini giymeli. Yeni, eski, arkadaşlarınız daha önce gördü görmedi, hiç farketmez. Önemli olan sizin içinizde rahat ve güzel hissetmeniz. Hadi şerefe!
1) Photo via Note to Self 2) Photo via Preppie Bettie
No comments:
Post a Comment